Haftaiçi 12:00'a kadar verilen siparişleriniz aynı gün kargoya verilir.

10AM x Harper's Bazaar

10AM x Harper's Bazaar

 

10AM adı nerden geliyor?

Tüm kariyerim boyunca işe 10.00’da başladım. Sanat piyasasında çalışanlar ya da kreatif dünyada iş yapan birçok kişinin de bildiği gibi bu bir mesai saati değil, bizim yaşam biçimimizdi. Ve markayı planlamaya başladığım ilk günden bu güne; benim gibi düşünen, markayı; özellikle bu yaşam biçimini benimsemiş ya da içinde olmak isteyen kişilerin giymesini çok istedim. Ve 10:AM’in bunu çok iyi tanımladığımı düşünüyorum.

10:AM, çok yeni bir marka. Moda serüvenin nasıl başladı?

Çok uzun zamandır kendi estetik algımı yansıtmak istediğim bir marka kurma planım vardı. Hem güzel sanatlar mezunu olmam hem de 10 yılı aşkın bir süredir profesyonel olarak Çağdaş Sanat dünyasında çalıştığım için, estetik gözümü bir şekilde yansıtmak ve bunu daha fazla kişi ile paylaşmak istedim. Moda çok yakın olduğum bir alan değil ancak estetik gözümün ve girişimci ruhumun başlangıç olarak yeterli olacağını düşündüm. Bunu günlük rahat kullanımlı ürünlerde minik minik yansıtmaya başladığımı söyleyebilirim.

 

İçinde yer aldığımız dönemin bir getirisi oldu mu, rahat ve spor tasarımlar? Senin böyle bir marka kurmandaki motivasyonun neydi?

Markayı 2020’de lanse ettiğimizden bu yana; bir yıllık tüketici alışkanlıkları, pazarlama yöntemleri ve satış kanalları büyük ölçüde değişti. Sadece corona ile ilgili değil, üstesinden gelmek için birçok engelle karşılaştık.

Bu nedenle geleneksel stratejiler yerine gerilla pazarlama stratejilerini benimsedik, bu da temelde bizim daha da yaratıcı olmamız gerektiği anlamına geliyordu. Ve bu süreçte rahat ve spor ürünlerimiz çok fazla ilgi gördü ve ilk koleksiyondaki tüm ürünler tükendi.

En büyük üç motivasyonum ise; konuşma-eylem-içerik özgürlüğü, bilinçli ve adil fiyat politikası ve elbette Sude Alkış.

 

10:AM tasarımları hangi detaylarla ve özelliklerle öne çıkıyor?

10AM’i bir moda tasarımcısı markası olarak değil, daha çok bir moda aktivizm markası olarak görüyorum. 10AM; sembolik, modaya uygun ürünler satın alma eyleminin ötesi geçmeyi hedefleyen, etik tüketiciliği zorlamaya ve daha bilinçli ve sorumlu olmaya çalışan bir marka. Tasarım ürünlerinin, sadece ayrıcalıklı kişilerin erişebileceği bir marka değil, herkesin erişebileceği tasarım ürünler üreten bir marka olmak istedik. Bu yüzden bilinçli bir fiyat politikası ile ilerlemeye gayret ediyoruz ve kendi sitemizden bağımsız satış yapıyoruz.

Ürünler bazında önceliklerimiz için kendi disiplinimden örnek vermek isterim. Biz sergi hazırlarken ya da sanat eserlerini incelerken, ne kadar güzel olduğuyla değil; ne hissettirdiği, ne söylemeye çalıştığı, kullandığı tekniğin ne kadar iyi olduğunu, tekniğinin ne kadar kontrollü ya da ne kadar bilinçli kontrolsüz olduğuna bakardık. Bir sweatshirt ya da tshirte bu kadar anlam yüklemek niyetinde elbette değilim ancak, ben her işte olduğu gibi tekstildeki herhangi bir ürüne de böyle bakıyorum. Kalıbı, kumaşı, dikişi, yaka derinliği, ne söylediği, ne hissettirdiği ve tasarımları; bunların hepsi benim için bir bütün ve olmazsa olmaz.

 

İlkbahar/yaz sezonu için nasıl bir koleksiyon hazırladın?

İlk iki lansmanımız da mini koleksiyon formatındaydı. İlerleyen süreçte 10AM ruhunun daha dinamik bir yöne evrildiğini gördük. Bundan sonra daha sık ve tek ürünle devam etmek istiyoruz. Önümüzdeki ay ilk defa şapka çıkarıyoruz, ilk koleksiyonda en çok sevilen ‘’This is My Game’’ tasarımının devamı olacak. Yaz aylarında farklı kalıplarda yeni tshirtlerimiz geliyor. Sanırım bir süre daha sweatshirt ve tshirt görmeye devam edeceğiz 10AM’de. Bu alanda istediğimiz mükemmelliğe ulaştıktan sonra farklı ürünler eklemeyi çok istiyoruz.

Kişisel stilin tasarımlara nasıl yansıyor?

Ben aşırı sade, bir o kadar da sert mizaçlı bir kadınım. Ve tüm sadeliğin içinde minik iddialı parçalar ile birleştirmeyi seviyorum. Tüm bu sadelik içinde en vazgeçilmezim rahatlık, beyaz gömlekte bile. 10AM, sert hatlı ve basic kalıplarıyla Seçil Alkış’ı elbette çok yansıtıyor ancak daha renkli ve eğlenceli diyebiliriz.

 

Sosyal medya çok iyi bildiğin ve kullandığın bir alan. Sence moda ile sosyal medya ne kadar ilişkili?

Sosyal medyanın günümüzde ne kadar önemli olduğunu evet hepimiz biliyoruz. Ancak sosyal medya sadece bir pazarlama aracı bizim için. Şu an Instagram daha popüler olduğu için hepimiz bu platformu tercih ediyoruz ve orada içerik üretiyoruz ancak önemli olan ne içerik ürettiğimiz ve ne söylediğimiz. Bizim gibi gerilla marketingi benimseyen markalar için elbette kaçırılmayacak bir fırsat ve uygulanabilecek stratejiler sonsuz. Özgürlüğün tanımını yapmakta zorlandığımız bu günlerde, Instagram bize çokça alan sağlıyor ve her alanda olduğu gibi moda alanı için de tabii ki vazgeçilmez bir pazarlama platformu. 

Örneğin; moda dünyasının en kritik konularından biri yerelde ve globalde stok fazlalığı. Bazı büyük markaların kalan ürünlerinin yakıldığını biliyoruz ve bu sebeple ürünlerin birim fiyatına %20 eklenerek satışa sunuluyor. Biz 10AM’de ise bunu hem kendimiz hem de üyelerimize avantaj sağlayacak şekilde bir kampanya hazırladık. Amaç kısa sürede ürünleri eritmek, üyelerimize uygun fiyatlı ürün sağlamak ve açıkçası olay yaratmak istedik.

Instagram üzerinden Aralık ayında gerçekleştirdiğimiz bu çok küçük ölçekli kampanya ile sadece 16 dakikada tüm ürünlerimiz tükendi. 10:00AM’in kendi üyelerinden oluşan dünyası ile bizi daha da yakınlaştıran bu kampanya ile üye olmayan müşterilerimizden de geri dönüşler almayı başardık ve kısa sürede ‘’Arzu nesnesi’’ yarattık. Aslında yapmak istediğimiz tam da buydu! Benzer projelerimizi yine Instagram üzerinden kurgulamaya devam edeceğiz (Bu yüzden 10:00AM’e üye olmayı unutmayın). Henüz daha çok yeni başladığımız bu hikayede özellikle üyelerimize özel bol bol sürprizimiz olacak.

Gelecek için planların veya hayallerin neler?

İçerik özgürlüğü için alanlar yaratarak; 10AM bilinçli, transparan, adil ve sürdürülebilir olmaya devam edecek. Üyelerini sahiplenen ve onlara özel projeler gerçekleştiren; öncelikle yerelde, sonrasında globalde bir topluluk yaratarak üyeleriyle daha da güçlenen bir marka olacağına inanıyoruz.

Önceki yazı Sonraki yazı

Stok